top of page

Son 2 yılda neler yaşadık?

Güncelleme tarihi: 15 Kas 2021

Pandemi döneminde psikolojimizi nasıl koruyabiliriz?



Pandeminin ilk dönemlerine baktığımızda, büyük bir bilinmezlikle karşılaştık. Hepimizin genel kaygı ve stres seviyesi arttı. Pek çok kanal aracılığıyla Covid-19 virüsüne yakalanmanın yanıltan bilgileriyle sınandık. Marketlerden ekstra alışverişler yaptık. Hepimiz maskeler, kolonyalar ve dezenfektanlar stoklamaya başladık.


Yani, herkes kendine bu bilinmezlikle baş etme yolları aramaya başladı.


Son 1 yıldır artık herkes "sosyal mesafe" kavramına aşina durumda. Varoluşsal açıdan baktığımızda var olmanın bir parçası başkalarıyla bağ kurmak iken, mesafe koymak psikolojik açıdan hepimize zarar veriyor. Mesafe koyarak kendimizi ve başkalarını koruduğumuz bir evreyi deneyimler olduk. Hayata karışamamaya başladık. Doğum günleri gibi özel günlerimizi bile mesafeli kutladık.


"Ya bana bulaşmışsa?" korkusu hayatımızın gündeliği haline geldi.


Kronik rahatsızlıkları olan sevdiklerimizle görüşmenin ve onlara virüs bulaştırma ihtimalimizin sorumluluğu altında stres, korku, kaygı ve panik seviyemiz daha da arttı. Kronik hastalıkları olan kişilerde ise; hayatta kalma, yaşam ve ölüm gibi temaların artışıyla birlikte yine korku ve kaygı gibi duygular oldukça yoğunlaştı.


Peki pandemi döneminde psikolojimizi nasıl koruyabiliriz?


Psikolojimizi korumanın yolu hayatımızdan sosyal mesafe kavramını çıkarmaktan geçmiyor. Evrimsel bakış açısına göre canlılar olarak en güçlü motivasyonumuz hayatta kalmaktır. Ayrıca hayatta kalmak için başkalarına ihtiyacımız var. Pandemiyle birlikte bu hayatta kalma içgüdümüz hepimizde sürekli alarm durumuna geçti. İşte tam da bu yüzden pandemi sürecinde kendimize yardımcı olabileceğimiz gibi başkalarını da bu sürece dahil edebileceğimiz yöntemler var!


Çoğumuzun evde geçirdiği karantina süreci, sosyalleşmenin önünü kesmekte ve bu da depresif ruh haline davetiye çıkarmakta. Öyle ki bir kısmımız artık günü yataktan kalktığımız pijamalarımızla bitirebiliyor.

Depresyonda olmasak da böyle depresyon davranışları göstermek, bilişsel seviyede depresyondaymış gibi hissetmemize yol açmakta.

Bu durumda ise; davranışsal yöntemlerle psikolojimizi koruyabiliriz.


  • İnsanlarla sosyalleşemesek de görüntülü konuşmak gibi yollara başvurmak,

  • Spor yapmak, yoga ve meditasyon ile zihni rahatlatmak,

  • Uyku ve yemek saatlerimizi düzenli hale getirmeye çalışmak,

  • Yeni bir hobi edinmek,

  • Sürekli vaka sayılarını ve ilgili haberleri takip etmemek,

  • Terapiye gidemediğimiz durumlarda ise, online terapiye başvurmak baş etme rezervlerimizi güçlendirecektir.

Unutmayın ki bu zorlu süreci tüm dünya ile birlikte tecrübe etmekteyiz. Yalnız değiliz. Bugüne kadar bu sürecin hep birlikte üstesinden geldik. Bundan sonra yine beraber üstesinden gelmeye devam edeceğiz!


 
 
 

Comments


bottom of page